Sosyal, ekonomik ve kültürel faktörler diyet ve fiziksel aktiviteyle ilgili kişisel tercihleri belirgin bir biçimde etkilemektedir. İnsanların çoğu sağlıklı bir yaşam biçimi edinmek isteseler de diyet ve fiziksel aktivite rehberlerine uymayı zorlaştıracak büyük engellerle karşılaşmaktadırlar.

 

Yüksek kalorili yiyeceklerin ve lokanta yemeklerinin rahat ve uygun fiyata olması bu yiyeceklerin tüketiminde artışa sebep olmaktadır. Ayrıca fiziksel aktivitedeki azalma ile beraber bugünkü gidişat, her yaştaki ve her toplum kesimindeki insanlarda endişe verici şişmanlık salgınına katkıda bulunmaktadır. Uzun çalışma saatleri ve ev halkının çoğunun çalışması, yemek hazırlamaya ayrılan zamanı azaltmaktadır. Bu da ev dışında çoğunlukla işlenmiş besinler ve fast food (hazır yemek) yemede artışa neden olmaktadır.

Boş vaktin azalması, ulaşım için otomobillerin kullanılması, elektronik eğlencenin ve iletişim araçlarının kullanımının artmasının hepsi daha az aktif bir yaşam tarzı oluşmasına katkıda bulunmaktadır.

Beslenmenin iyileştirilmesi ve fiziksel aktivitenin artması birden fazla strateji gerektirecektir. Bu stratejiler, toplum ve çalışma alanlarında sağlık programlarından, toplumsal planlama, ulaşım, okula dayanan fiziksel eğitim ve beslenme hizmetlerini etkileyen politikalara kadar uzanmaktadır.

Çabalar, özellikle tüm halk gruplarının sağlıklı beslenme seçenekleri ve fiziksel aktivite için olanakları kullanabilmesini artırmak durumundadır. Ulusal ve özel organizasyonların her biri yeni politikalar ve ihtiyaç duyulan değişiklikler için yeni kaynaklar üretmelidir. Yaşam tarzı değişikliğinde özellikle ikna edici olabilecek olan sağlık hizmetleri çalışanları, çevrelerinde politika değişikliklerini teşvik etmede liderlik üstlenebilirler.

Yetişkinlerde sigara kullanımında azalma, sağlık davranışlarını değiştirmede sosyal çevrenin gücü için yararlı bir örnektir. Erişkinlerde kişi başına düşen sigara tüketimi sigara kullanımının sağlığa zararlarının anlatıldığı 1964 Surgeon General raporundan sonra sürekli bir düşüşe geçmiştir. O zamandan sonra diğer sosyal ve politik faktörler sigara kullanımını azaltmada daha da önemli olmuştur. Bunlar, sigara reklamlarını düzenleyen ulusal politika değişikliklerini, ergin olmayanların tütün ürünlerine ulaşmasını kısıtlamayı, tütün ürünlerinin vergisini arttırmayı, sigara kullanmayanların haklarına dikkati çekmeyi içermektedir.

Sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite şekillerini inşa etmek kişisel yaşam biçimi tercihlerinde ve ulusal politikalarda benzer amaçlı değişiklikler yapmayı gerektirecektir. Ulusal, özel ve toplumsal organizasyonları sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite davranış şekillerini benimsemeyi destekleyen sosyal ve fiziksel çevre yaratmaya çabalamalıdır.

KİŞİYE YÖNELİK ÖNERİLER

 

Düzenli fiziksel aktiviteyle birlikte sağlıklı beslenmenin kanser riskini azalttığını gösteren güçlü bilimsel kanıtlar vardır. ABD’deki kanser ölümlerinin yaklaşık %35’i diyette yapılacak değişikliklerle önlenebilmektedir. Beslenme ve kanser bilimsel çalışması çok karmaşıktır; bu sebepten konu ile ilgili birçok önemli soru cevap beklemektedir. Tek başına besinlerin, besin kombinasyonlarının, aşırı beslenmenin ve enerji dengesizliğinin ya da yaşamın belirli evrelerinde vücut yağ dağılımının nasıl kendine has olarak kanser riskini etkilediği şu an için açık değildir. Fakat epidemiolojik çalışmalar beslenmeleri sebze ve meyve yönünden zengin, hayvansal yağ, et ve/veya kaloriden fakir olan toplumların bazı sık görülen kanserlere yakalanma riskinin düşük olduğunu göstermektedir. Kanser riskini etkileyen beslenmenin özgül bileşenleri hakkında daha çok şey bilinene kadar, en iyi önerinin bu rehberlerde tanımlandığı gibi tüm besinleri ve kapsamlı diyet şekillerini vurgulamak olduğu düşünülmektedir.

1) Özellikle bitkisel kaynaklı çeşitli sağlıklı besinler yenmelidir

a. Beş ya da daha fazla porsiyon sebze ve meyve çeşidi yenmelidir

Her öğün ya da atıştırma meyve ve sebze içermelidir.

Her çeşit meyve ve sebze yenmelidir.

Patates kızartması, cips ve diğer kızartılmış sebzeler kısıtlanmalıdır.

Eğer meyve ya da sebze suyu içilecekse %100 doğal olanları tercih edilmelidir.

b. Rafine tahıl ve şekerler yerine ham tahıl tercih edilmelidir.

Ham tahıl, pirinç, ekmek ve makarna tercih edilmelidir.

Hamur işi, tatlandırılmış tahıllar, yumuşak içecekler ve şekerler dahil rafine karbonhidratların tüketimi kısıtlanmalıdır.

c. Özellikle yüksek yağ içeren ve işlenmiş olan kırmızı etin tüketimi kısıtlanmalıdır

Sığır, keçi ve kuzu eti yerine balık, tavuk ve fasulye tercih edilmelidir.

Kırmızı et yenilecekse ince ve küçük porsiyon seçilmelidir.

Etleri kızartmak ya da közlemek yerine fırında, ızgarada ya da haşlayarak hazırlamak tavsiye edilmektedir.

d. Sağlıklı kiloyu korumaya yardımcı olacak besinler seçilmelidir.

Dışarıdan yemek yenecekse yağı, kalorisi, şekeri düşük besinler tercih edilmeli ve büyük porsiyonlardan kaçınılmalıdır.

Yüksek kalorili yiyeceklerden küçük porsiyon yenmeli, düşük yağlı ya da yağsızın düşük kalorili demek olmadığı hatırlanmalıdır. Düşük yağlı kekler, pastalar ve benzer yiyecekler çoğunlukla yüksek kalorilidir.

Patates kızartması, cheeseburger, pizza, dondurma ve diğer tatlılar gibi kaloriden zengin besinler yerine meyve, sebze ve diğer düşük kalorili besinler tercih edilmelidir.

Prof.Dr.Serdar TURHAL

 Marmara Üniversitesi Hastanesi Onkoloji Bilim Dalı

www.serdarturhal.com.tr

CEVAP VER

Yorumunuzu girin
İsminizi girin

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.