Gebelik diabeti ilk defa gebelik sırasında tanısı konan karbonhidrat intoleransı olarak tanımlanır. Bütün gebelerde gebeliğin 24-28. haftaları arasında “şeker testi” adını verdiğimiz yükleme testi yapılarak gebelik şekeri olup olmadığı araştırılır.

Bu testin şeker riski yüksek olan gebelere veya herkese uygulanması konusunda bir görüş birliği olmamakla birlikte genel olarak bütün gebelere uygulanması daha çok kabul edilmektedir.

Tanı Kriterleri

Gebeliğin 24-28 haftaları arasında öncellikle 50 gram glukoz yükleme testi yapılır ve kan şekeri değeri 140 mg/dl’nin üzerindeki değerler anormal kabul edilerek bu gebelere 100 gr’lık 3 saatlik yükleme testi uygulanır. Bu testte açlık 1, 2 ve 3 saatte kan şekeri düzeylerine bakılır. Bu değerler sırasıyla 105 mg/dl, 190 mg/dl, 165 mg/l ve 140 mg/dl (plazmada bakılan değerler) ‘nin altında olmalıdır. Bu dört değerden iki tanesi anormalse gebelik diabeti tanısı konulabilir. Genel olarak gebelerin %15’inde 50-gram testi yüksek çıkar ve 100 gram testi sonucunda bunların sadece %15’inde gebelik diabeti olduğu görülür. Sadece açlık kan şekerine bakılarak gebelik şekeri araştırılması durumunda birçok hastaya boşuna 3 saatlik test yapmak durumunda kalınır. Bu nedenle şu an için 50 gram glukoz testi ile tarama yapmak daha doğru görünmektedir. İlk 50 gram testi anormal ve 3 saatlik testi normal olan hastalar veya 3 saatlik testte sadece bir değeri anormal olan hastalarda gebelik diabeti olmadığı söylenebilir. Ancak bu grup hastalarda da minimal bir glukoz tolerans bozukluğu olduğu kabul edilerek diet uygulanabilir.

Gebelik Diabetinin Riskleri

Gebelik şekeri bebekte anomali oranını artırmamaktadır. En önemli risk makrozomi adını verdiğimiz bebek ağırlığının 4000 gr’ın üzerinde olması riski artırmasıdır. Yapılan çalışmalarda gebelik diabeti olan gebelerin %20-30’unda bebek ağırlığının 4000 gr’ın ve % 4’ünde 4500 gr’dan daha fazla olduğu gösterilmiştir. Genel populasyona bakıldığında ise 4000 gr’ın üzerinde doğum oranı %2’dir. Bebek ağırlığının 4000 gr’ın üzerinde olması sezaryen oranını artırmakta, normal doğum yapan gebelerde ise zor doğum, omuz takılması ve zor doğuma bağlı felç (el-kol) oranını artırmaktadır. Ayrıca doğum sonrasında bu bebeklerde şeker düzeyinin düşmesi (hipoglisemi), sarılık, kalsiyum ve magnezyum düzeyinde düşme gibi riskler artmaktadır. Bu nedenle bu gebelerin saptanması ve bebek ağırlığının artmaması için gerekli önlemlerin alınması oldukça önemlidir.

Tedavi

Gebelik diabeti olan hastalarda şeker düzeyleri öncellikle diet ile kontrol altına alınmaya çalışılır. Diet programı ile hastaların %70’inde şeker düzeyleri normal sınırlarda tutulabilir. Bu hastalar diet programından 15 gün sonra açlık ve tokluk kan şekeri düzeyleri ile izlenir. Kan şekeri kontrol edilemeyen hastalarda ise insülin tedavisine geçilir. Amniosentez sıvısında insülin düzeyinin yüksek olmasıda insülin tedavisi için bir kriter olarak kabul edilmesine karşın bu yaklaşım şekli pratik değildir. Son zamanlarda insülin yerine ağızdan alınan şeker hapları ile tedavi de uygulanabilmektedir.

Şeker düzeylerinin diet veya insülin ile düzenlenmesinin bebek ağırlığını kontrol edilmesindeki rolü halen tartışmalı olup, net olarak ortaya konamamıştır. Bazı çalışmalarda bebek ağırlığını azalttığı, ancak sezaryen veya kol siniri zedelenmelerinde bir azalma olmadığı görülmüştür. Bu nedenle gebelik şekeri konusunda gebelerin taranması konusunda tartışmalar devam etmektedir. Ancak tarama programlarının en önemli yararlarından bir tanesi ileride diabet riski altında olan hastaların belirlenmesidir. Gebelik diabeti olan hastaların daha sonraki 10 yıl içerisinde gerçek diabet olma olasılığı %50’lere, 28 yıl içerisinde %70’lere ulaşabilmektedir. Bu nedenle bu hastalara sürekli bir diet, sağlıklı beslenme ve eksersiz konusunda önerilerde bulunulmalıdır. Ayrıca doğumdan 2-3 ay sonra normal bir glukoz yükleme testi yapılarak aşikar diabeti olan hastalar saptanarak tedavilerine başlanmalıdır. Ayrıca bu hastalara 3 yılda bir glukoz yükleme testi yapılması da önerilmektedir.

Doğum planı 40 haftada yapılabilir. Bebeğin doğum ağırlığına ve hastanın muayenesine göre doğum şekli belirlenir. Genel olarak bakıldığında bu hastalarda sezaryen oranı daha yüksektir. Doğum daha erken planlandığında bebek ağırlığı 4000 gr’ın üzerinde olan bebek sayısı azalmakla birlikte sezaryen oranında önemli bir değişiklik olmadığı gösterilmiştir.

Sonuç

 

Gebelik şekeri konusunda bütün gebelerde taram yapılması halen tartışmalı bir konudur, çünkü daha sonra yapılan tedavilerin bebek ağırlığını kontrol etmedeki rolü kesin olarak ortaya konamamıştır.

Bu tartışmalara karşın 50 gram testi halen rutin olarak gebeliğin 24-28 haftaları arasında uygulanmaktadır.

Gebelik diabeti olan hastalarda ileride diabet hastası olma riskleri konusunda bilgi verilmeli, beslenme ve eksersiz konusunda önerilerde bulunulmalıdır.

Doç. Dr. Ramazan MERCAN

CEVAP VER

Yorumunuzu girin
İsminizi girin

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.